Türkiye dünyanın çöp sömürgesi oldu!
Yayınlayan
İzmir Kemalpaşa’daki, Çukurova’daki tarım arazilerinin ortasında ortaya çıkan çöp görüntüleri, Hollanda’nın çöpünün Mersin sokaklarında görülmesi, dere kenarlarında yakılan çöp görüntüleri öyle bir noktaya geldi ki artık görmezden gelinemiyor. Son 15 yılda ithal edilen plastik çöp 173 kat arttı.
Plastik atık ticareti öyle bir noktaya ulaştı ki Interpol bir rapor yayınladı. Raporda Türkiye’nin de aralarında bulunduğu Malezya, Romanya gibi bazı ülkelerde meydana gelen yangınlar işaret ediliyor ve çöp mafyası oluştu diyor. Bizim derlediğimiz verilere göre; geri dönüşüm sektöründe 2018 yılında 10 yangın, 2019’da 39 yangın, 2020’de 63 ve 2021’in ilk dört ayında 46 yangın var. Bununla ilgili bir suç araştırması yapılmıyor. Geri dönüştürülmesi mümkün olmayan ve zehirli gazlar salan plastik atıklar Türkiye’de yakılıyor. Bu havayı kirletiyor, Türkiye’nin sularını kirletiyor, tarım arazilerini kirletiyor. Interpol, bu durumu Türkiye’ye bildiriyor. Ama İçişleri Bakanlığı bir adım atmıyor.
Geçtiğimiz haftalarda kamuoyunun gündemine bizim getirdiğimiz 2B Plast şirketinin Almanya’dan ithal ettiği on binlerce ton karışık atık yani çöp hala Türkiye limanlarında bekliyor. 2B Plast olayından sonra polietilen ithalatını yasakladılar. Bu doğru bir karar. Çünkü denetleyemiyorsunuz. Ne gelen atığın içeriğini denetleyebiliyor ne geri dönüşüm şirketlerinin bu atıkların ne kadarını dönüştürdüğünü ne kadarını gömdüğünü nerede yaktığını ne de dönüştürdüğünü nereye sattığını denetleyebiliyor.
PAGEV lobi çalışması yapıyor. Yasaklanan ithalat serbest bırakılsın istiyorlar. Bu çok tehlikeli bir şey. Plastik atık ithalatını serbest bırakın diyorsunuz ama PAGEV olarak üstünüze düşeni yapıyor musunuz? Birkaç işini bilmez geri dönüştürülemez atığı Türkiye’ye getirdi biz zarar gördük diyorsunuz ama PAGEV, denetime ilişkin üzerine düşeni yapmadı. Biz mutlak yasakçı bir anlayışta değiliz. Ancak siz sorumlu bir sivil toplum olarak işini hakkıyla, kitabına uygun yapan üreticiyi korumak istiyorsanız, bakanlıklara destek olacaksınız. PAGEV’in üstüne düşen sorumluluk; öncelikle denetimin ve kontrolün sağlanması için çözüm önerilerini getirmek ve adım atmak, sonrasında tüm denetim koşulları yerine getirilirse üreticinin ihtiyacı olan ürünün ithalinin izin verilmesi için çalışma yapmak olmalı. PAGEV, cari açığı kapatıyoruz ekonomiye katkı sağlıyoruz diyor. Peki Türkiye’nin çöpü ne oluyor? Türkiye’de sanayiye yetecek kadar plastik atık üretiliyor zaten. Kendi çöpümüzü ayrıştırmıyoruz, dönüştürmüyoruz, ekonomik değer olarak yaratmıyoruz bununla ilgili bir çaba içinde değiliz. Ama başkasının çöpünü ucuza ithal edelim, sonra onları gömelim toprağımız suyumuz kirlensin. Böyle bir anlayışın karşısındayız. Türkiye dünyanın ve Avrupa’nın çöp sömürgesi değildir. Cumhuriyet Halk Partisi, bununla ilgili alınacak her önleme yapılacak her çalışmaya destek veririz.
İtalya, İspanya gibi ülkeler plastik vergisi uygulaması başlayacak. Bu Türkiye için büyük risk demek. Çünkü eğer ürettiğiniz üründe geri dönüşmüş malzeme yoksa size vergi koyacak. Bu sene başlayacaktı ancak öbür yıla ertelediler. Ton başına çok ciddi rakamlardan bahsediliyor. Türkiye’nin kendi çöpünü ayrıştırıp içindeki kıymetli atıkları, döngüsel ekonomi kapsamında, yeniden kazandırması ve dünyadaki rakipleriyle böyle rekabet etmesi mümkün. Yoksa büyük ekonomik sıkıntılarla yüz yüze gelecek.