CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ÜNAL ÇEVİKÖZ’DEN ABD BAŞKANI TRUMP’IN TÜRKİYE İLE İLGİLİ TWİTİNE YANIT
Yayınlayan
“Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, hakikaten son birkaç gün Türkiye’nin dış politikasında şaşılacak birtakım örneklere şahit olduk. Bir kere, altmış yılın üzerinde müttefiklik ilişkisi içinde bulunduğumuz Amerika Birleşik Devletleri’nin Başkanı, bir “tweet” atarak Türkiye Cumhuriyeti’ni ekonomik bakımdan mahvetmekle tehdit etti.
Biz böyle bir tehdidi, şimdiye kadar ülkeler arasındaki ilişkilerin tarihinde emsalsiz bir örnek olarak görüyoruz. Herhangi bir şekilde buna benzer bir şeyle daha önce karşılaşmadık, ne Türkiye karşılaştı ne de başka bir ülke. Trump’ın belli bir stili olabilir, belli bir üslubu olabilir, ancak böylesine bir tehditle karşılaşan bir ülkenin devlet başkanı da en azından benzer bir şekilde cevap vermek ihtiyacını hisseder ve Türkiye Cumhuriyeti’nin böyle bir tehdide layık olmadığını hissettiren bir çıkış yapar. Biz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak böyle bir çıkışı üst düzey yetkilerimizin hiçbirinden görmedik. Üstelik, sanki Trump’ı savunurcasına, Dışişleri Bakanı tarafından “Trump baskı altında, ona da anlayış göstermek lazım.” gibi bir ifadeyle karşılaştık. Türkiye Cumhuriyeti, böyle bir tehdide pabuç bırakacak bir cumhuriyet değildir. Devletimize bu şekilde, “Ekonomik bakımdan sizi mahvederiz.” şeklinde bir saldırıyla ve böyle bir “tweet”le bir çıkış yapılmasına mutlaka bir cevap verilmesi gerekirdi.
Amerika Birleşik Devletleri’yle uzun zamandan beri Suriye’nin kuzeydoğusunda bir mutabakat arayışı içindeyiz. İki yıldan beri Menbiç’te ortak devriye yapılacağı, Türk Silahlı Kuvvetlerinin askerlerini Menbiç’e göndererek burada devriyeleri devralacağı ve Amerika Birleşik Devletleri’nin boşalttığı yeri de Türk Silahlı Kuvvetlerinin dolduracağı söylenegeliyor. Ancak, böyle bir tehditle karşılaştıktan sonra bir mutabakat çıkması herhâlde beklenecek bir şey değil. Böyle bir mutabakatın içeriğinin -biraz evvel dile getirildiği gibi- mutlaka ayrıntılı bir şekilde konuşulması gerekirdi ancak bundan haberimiz yok, sadece “tweet”lerle veya sadece basına verilen birtakım demeçlerle böyle mutabakatlar olduğuna dair söylentiler duyuyoruz ve öğreniyoruz.
Değerli milletvekilleri, dış politika bu şekilde yönetilmez. Dış politika, uzun zamandan beri, şimdiye kadar Türkiye Cumhuriyeti’nin geleneksel olarak alışmış olduğu yöntemlerin dışında yöntemlerle yürütülmektedir. Böylesine güven, inandırıcılık ve inanılırlığını kaybetmiş bir dış politika uygulamasıyla eğer yol yürümeye kalkarsanız işte alacağınız cevap da bu şekilde tehdit “tweet”leridir. Böyle tehdit “tweet”lerine de layıkıyla cevap verilmesi gerekir. Böyle bir cevabı vermediğiniz zaman da “Sizi ekonomik bakımdan mahvederiz.” demeye hak kazandığını düşünen başkanlarla karşı karşıya kalırsınız.
Biz Türkiye Cumhuriyeti’nin Amerika Birleşik Devletleri’yle arasındaki müttefiklik ilişkilerinin layık olmadığı bu üslubun değiştirilmesi için mutlaka gereken cevabın Amerika Birleşik Devletleri Başkanlığı’na iletilmesi gerektiği kanaatindeyiz. Böyle bir iletilmenin yapılmadığını da pekâlâ biliyoruz çünkü konuşmalar ve telefon görüşmeleri sanki 180 derece aksi istikamete dönmüş şekilde iyi niyet beyanlarıyla, ekonomik bakımdan iş birliğinin geliştirileceği şeklinde birtakım vaatlerle ve bazı anlayışlara ve bazı mutabakatlara varıldığı şeklinde bir ifadeyle son bulmuştur. Demek ki Türkiye Cumhuriyeti’ne bundan sonra dış politikada attırılacak olan adımlar tehdit yoluyla yapılmaktadır. Eğer Amerika Birleşik Devletleri’nden gelen tehditlerle dış politika uygulamasına devam edeceksek bu bizim bildiğimiz cumhuriyet dış politikası değildir, bunun değiştirilmesi gerekir.
Değerli milletvekilleri, bunu özellikle dikkatinize sunmak istiyorum.
Hepinize saygılar sunarım.”