31 Ekim 2019 TBMM Genel Kurulu; Narenciye Üretimi ve Yaşanılan Sıkıntılar Hakkında Kürsü Konuşması.
Yayınlayan
Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, öncelikle belirtmek istiyorum ki Mersin’de narenciye bahçesi içinde doğmuş bir arkadaşınız olarak, Mersin, Adana, Hatay illerimizde en önemli geçim kaynaklarımızdan biri narenciye üretimi ve tarım üretimidir ama narenciye üretimi bu kadar çok önemliyken bölgemizde AKP’nin hatalı tarım politikaları nedeniyle maalesef narenciye ürünlerimiz toplanmadan dalında kalmaktadır. İktidarın bütün tarım ürünlerinde olduğu gibi, narenciye konusunda da gerekli teşvikleri sağlamaması, üreticilerin girdi maliyetlerinde aşırı yükselme ve yasal mevzuata rağmen tarımın ekonomik olarak desteklenmemesi bu güzel ülkemizde çiftçileri ve üreticilerimizi olumsuz olarak etkilemektedir.
Mersin’de 1 Kasımda başlayacak narenciye günlerinde Büyükşehir Belediyemizin de büyük katkılarıyla kentin tüm dinamikleri narenciye üretiminin hem Mersin için hem de ülkemiz için önemine işaret edecekler ancak iktidar, bölgemiz için bu kadar önemli olan narenciye üretimi, satımı ve ihracatı konusunda duyarsız kalıyor, kalmaya da devam ediyor.
Sayın milletvekilleri, dün Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu söyledi, Tarım Kanunu uygulanmıyor. Çiftçilerimize 2020 yılında 48 milyar 700 milyon lira teşvik ödenmesi gerekirdi ancak 2020 yılında çiftçimize sadece 22 milyar lira ödenecek, çiftçinin hakkı olan 26 milyar 700 milyon lira çiftçiye ödenmeyecek. Para saraya var, uçaklara var, makam arabalarına var, yandaşa var ama vatandaşa yok.
Narenciye üreticileri isyan ediyor. Gübre, mazot, ilaç giderleri yüzünden maliyetlerini bile karşılayamıyorlar. Son beş yılda narenciye ihracat gelirimiz yüzde 11 geriledi. Beş yıl öncesine göre şu anda ton başına satış fiyatı olarak portakalı yüzde 44, mandalinayı yüzde 37, limonu yüzde 28, greyfurtu yüzde 31 daha ucuza ihraç ediyoruz. 7,7 milyar dolar değerindeki Avrupa pazarından ise hiç pay alamıyoruz. 10 milyar dolarlık endüstriyel narenciye ihracatında ise hemen hemen hiç yokuz.
Hani bizim ülkemizde tatlı bir tartışma konusu var ya “Balığa limon sıkılır mı, sıkılmaz mı?” diye, üreticiyi bu hâle düşürenler sayesinde yakında balığa sıkacak limon bulamayacağız. Aslında limon faydalıdır ama iktidar önce çiftçiyi limon gibi sıktı, sonra da ülkenin bütün değerlerine limon sıktı; orduya limon sıktı, üniversiteye limon sıktı; emekli aylığına, fabrikalarımıza, kadınlara, gençlere, memura limon sıktı; Türk parasına limon sıktı; demokrasiye, hukuka, insan haklarına limon sıktı, yetmedi. Dünyada hiçbir ordu, silah fabrikasını başka bir orduya satmadı. Bunu da AKP iktidarıyla gördük. Tank Palete, millî üretime ve milliyetçiliğe bile bu iktidar limon sıktı.
Gelin, narenciye üreticilerinin sorunlarını araştırıp çözüme kavuşturalım, bari onlara bir şeyler yapalım.
Teşekkür ediyorum.
Hepinizi saygılarımla selamlıyorum.