15 termik santrale çevre yaptırımlarından 2,5 yıl daha muafiyet tanıyan torba yasa TRT Haberde

CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Ülke genelindeki 15 termik santrale çevre yaptırımlarından 2,5 yıl daha muafiyet tanıyan torba yasa hakkındaki eleştirileri TRT Haberde yeraldı.

İçlerinde Zonguldak’ta bulunan Çatalağzı termik santralinin de olduğu 15 termik santralin çevre mevzuatına uyum süresinin 2,5 yıl daha uzatılmasını planlayan torba yasa, bu hafta TBMM Genel Kurulunda görüşülecek.

AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun Teklifi, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilirken, yasaya son anda eklenen 50’inci madde ile kömürlü termik santrallerin çevre mevzuatına uyum süresinin 31 Aralık 2019’dan 30 Haziran 2022’ye kadar uzatılması planlanıyor. Buna göre kükürt atık tesisi olmayan veya yasal sınırların üzerinde kirleticiler salan eski termik santrallere yasal olarak 2,5 yıl daha havayı kirletme izni verilecek.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, yeni torba yasa ile Çatalağzı halkının ve doğanın 2,5 yıl daha zehirli kimyasallara maruz kalacağının altını çizerek, “Bu yasa teklifi cinayete teşebbüstür” dedi.

Milletvekilinin Mecliste yaptığı Basın Toplantısında şu açıklamalara yer verildi:

“Türkiye’deki 15 termik santral hakkındaki bu kanun teklifi, Çanakkale’den Şırnak’a, Kahramanmaraş’tan, Zonguldak’a yurdun dört bir yanını ilgilendirmektedir. Geçen yıl şubat ayında yoğun mücadelemiz ve tüm partilerin uzlaşısıyla geri çekilen bu yasa bu kez yaklaşık 3 yıllık bir değişikliği içererek tekrar gündeme getirilmiştir.

1,5 kilometrekarelik alanın içinde 7 termik santral ünitesinin bulunduğu Çatalağzı bu örnekler arasında belki de en fecisidir. Bunu bir milletvekili olarak sadece ben değil, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 2018 yılında hazırlanan Çatalağzı hava kirliliği analiz raporu ve Çevre Mühendisleri Odasının 2018 yılına ait raporları da aynı şeyi söylemektedir.

Bu yasa tasarısını Genel Kurul’a getirmek dahi cinayete teşebbüstür. Bu düzenleme ile çevre yatırımlarını yapması gerekirken, yıllardır yapmayan ve buna ilişkin hiçbir cezai müeyyideye uygulanmayan, lüks ve şatafatlı hayat yaşayan santral sahiplerinin çıkarları kollanarak, ‘enerji ihtiyacımız var’ yalanıyla birlikte, bu kirliliğe müsaade edilmektedir. Bu vatandaşa hizmet etmek midir?

Bu kanun teklifinin çekilerek, bugüne kadar yatırımları yapmayanlardan hesap sorulması, gerekli cezaların verilmesi, bu konuyu denetlemekle yükümlü olup da bu görevi yerine getirmeyen devlet kurumu yetkilileri hakkında soruşturma açılmasını talep ediyorum.”